Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon
Mina’nın Çocukları projesinin benim için bugüne kadar gördüğüm, duyduğum diğer projelerden ayıran en önemli özelliği, aldığımız eğitimlerin çocukla olan iletişimimize sağlayabileceği katkısıydı.
Projedeki kardeşimle geçirdiğim zaman boyunca da bu düşüncemin ne kadar haklı olduğunu gördüm. Örneğin, başta kardeşimle zaman geçirirken yaşadığı çekingenlikler karşısında nasıl davranmam gerektiğini öğrenmiştim. Onunla tanışırken neler sormam, iletişim kurarken nasıl bir dil kullanmam gerektiğini, güvenli davranışı nasıl sağlayabileceğimi yine yıl boyunca aldığımız eğitimlerden öğrendim. 12 yaşında, maddi açıdan dezavantajlı ve etrafında konuşup iletişim kurabileceği yetişkinler olmayan, etrafında olan yetişkinlere ise duygusal olarak ulaşamayan bir çocuktu kardeşim. Bu durum da onun kimi zaman kendini ifade etmekte zorlanmasına ve çekingenlikler yaşamasına sebep oluyordu. Beraber geçirdiğimiz zamanların başlarında bana karşı da böyleyken, güven ağını kurduktan sonra, benimle daha rahat ve açık bir iletişim kurduğunu gözlemledim. Aslında tüm bunlar için, güvenerek iletişim kurabileceği birinin varlığının yeterli olduğunu gördüm. Bu çok basit gibi görünen ihtiyacın bugüne kadar karşılanmamış olması beni bir yandan üzdü, bir yandan da onun için orada bulunuyor olmak mutlu etti. Bunun yanı sıra kardeşimle birlikteyken, kendi 12 yaşındaki halimin yanında da bulunuyor gibi hissettim. Bu da çocukluğum ile daha önce kurmadığım bir bağı kurmama yardımcı oldu.
Dönüp baktığımda, bundan 1 yıl önce hiç tanımadığım bir çocuğun hayatının önemli bir parçası olmak, benden arkadaşlarına ve ailesine bahsettiğini; bir hafta bile haberleşmesek beni özlediğini bilmek ve duygularımızın bu konuda karşılıklı olması beni içten içe çok mutlu ediyor. Ve onunla kurduğumuz bağın sadece 2 yıl için değil, bir ömür boyunca kalacağınıi biliyorum. Çünkü kurduğumuz bu bağ, benim verdiğim ve onun aldığı bir iletişimden çok, ikimizin de birbirine sevgiyle bir şeyler öğrettiği bir bağ. Ve bu kadar genç bir yaşta, böyle bir deneyimi yaşama fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum.